Selanik yakınlarındaki beş tarihi yer
Antik Selanik'in yakınlarında, yalnızca Yunanistan'da değil, Avrupa'da da tanınan birkaç benzersiz tarihi yer bulunmaktadır. Arkeoloji, mitler, antik kaleler ve elbette güzel doğa tutkunları için ziyaret edilmeye değer. İşte en ünlü beş tanesi.
Vergina - antik kralların yer altı mezarları
Selanik'ten sadece bir saatlik mesafede yer alan Vergina, geçen yüzyılda keşfedilen olağanüstü tarihi öneme sahip bir alandır. Bugün, olağanüstü bir yer altı müzesine ev sahipliği yapmaktadır. İlk bakışta, sıradan bir tepe veya höyük gibi görünebilir. Ancak, içinde antik krallara ait mezarlar, karmaşık freskler ve altın eserler bulacaksınız.
Vergina, kuzey Yunanistan'ın kalbinde özel bir yere sahiptir. Burada, Makedon kralı II. Philip'in ve Büyük İskender'in babasının mezarı açığa çıkarılmıştır. Ziyaretçiler, kralın defnedildiği altın çelengi görebilirler. Ayrıca, yakın zamanda tamamen restore edilen muhteşem bir sarayı da ziyaret edebilirsiniz. Bu, Büyük İskender'in taç giydiği yerdir. Bu kompleks, iyi korunmuş sütunlar, tanrılara adanmış kutsal alanlar ve geniş avlular içermektedir.
Dion, Olimpos'un eteklerindeki arkeolojik park
Yunanistan'ın en büyük arkeolojik merkezlerinden biri olan Dion, Olimpos Dağı'nın yakınında yer almaktadır. Şehrin bir zamanlar seferlerden önce askerlerin toplandığı bir yer olduğu düşünülmektedir ve antik Yunanlılar Dion'u kutsal bir yer olarak görmüşlerdir. Bugün burada, her yıl dünyanın dört bir yanından yüzlerce turist, arkeolog ve tarihçiyi çeken bir açık hava müzesi bulunmaktadır.
Antik çağlarda, Dion, Zeus'un kurban altarının kutsal alanıydı ve şimdi bir arkeolojik kazı merkezi haline gelmiştir. İster bağımsız olarak ister rehberli bir turla buraya giderseniz, Demeter ve İsis tapınağının kalıntıları, Roma hamamları, konut alanları ve Dionysos'un ilahi sarayı arasında dolaşabilirsiniz.
Pella - Antik Makedonya'nın başkenti
Antik Makedonya'nın eski başkenti ve Büyük İskender'in doğum yeri olan Pella, Selanik'ten sadece kısa bir mesafededir, arabayla bir saatten daha az bir sürede ulaşabilirsiniz.
Bu tarihi alan, erken Helenistik mozaiklerin iyi korunmuş örneklerine sahiptir ve mozaik sanatının zirvesi olarak kabul edilmektedir. En dikkat çekici olanlar arasında aslan avları ve Helen'in kaçırılması tasvirleri bulunmaktadır. Ayrıca, ziyaretçiler konut ve kamu binalarının kalıntılarını keşfedebilir ve arkeolojik müzede sergilenen zengin seramik, figürin ve heykel koleksiyonuna dalabilirler.
Antik Olynthos, tarih ve altın plajların karışımı
Halkidiki yarımadasında yer alan Antik Olynthos, Antik Yunanistan'ın hareketli şehir yaşamına bir bakış sunmaktadır. Bir zamanlar, akarsular ve kanalizasyon sistemleri gibi oldukça gelişmiş altyapıya sahip olan Olynthos, şimdi ziyaretçilerini antik kalıntılarını keşfetmeye ve iyi korunmuş zemin mozaiklerine hayran kalmaya davet ediyor.
Tarihte keyifli bir yürüyüşün ardından, neden yakındaki sahil maceranızı uzatmıyorsunuz? Örneğin, plajları ve sevimli tavernaları ile Nea Moudania veya pitoresk koyları, kokulu çam ormanları ve sevimli tarihi köyleriyle Kassandra Yarımadası sizi bekliyor.
Bizans kalesi Platamon
Olimpos Dağı'nın doğu yamaçlarında yer alan Platamon kalesi, M.S. 10. yüzyılda inşa edilmiştir. Yüzyıllardır burada büyüyen büyük çınar ağaçlarından adını almıştır. Kale, panoramik deniz ve çevredeki dağ sıralarını sunan ortaçağ duvarları ve kuleleri ile dikkat çekmektedir.
Ayrıca, bölge geniş plajları ile ünlüdür; hem kumlu alanlar hem de çakıllı kıyılar ile birlikte çeşitli tavernalar ve barlar bulunmaktadır. Böylece, ortaçağ kalesini ziyaret etmek, sorunsuz bir şekilde bir sahil tatiline dönüşebilir.
Seyahatten önce kontrol listesi
Seyahatinizi planlarken, aklınızda bulundurmanız gereken birkaç önemli husus vardır. Öncelikle, toplu taşıma seçeneklerinin sınırlı olduğunu ve bu alanlara özel otobüs seferlerinin bulunmadığını göz önünde bulundurmalısınız. En iyi seçenekleriniz, ya bir rehberli tur katılmak ya da bir araba kiralamak olacaktır. Daha önce Selanik'ten başka harika günlük gezi fikirlerini başka bir makalede tartıştık.
Ayrıca, bağımsız seyahat etmeyi planlıyorsanız, müze programlarını önceden ilgili web sitelerinden kontrol etmeniz önerilir. Genel bir kural olarak, gününüze erken başlamanız tavsiye edilir, çünkü Yunanistan genellikle sabah odaklı bir ülkedir ve müzeler 14:00-15:00 gibi erken kapanabilir. Bu, günün ilerleyen saatlerini çevredeki doğal güzelliklere dalmak ve yerel mutfağın tadını çıkarmak için mükemmel bir zaman bırakır.